‘ERMENİ MESELESİ HALOLUNMUŞTUR' Osmanlı Belgelerine Göre Savaş Yıllarında Ermenilere Yönelik Politikalar

Stok Kodu:
9789750505621
%25 indirimli
164,00TL
123,00TL
9789750505621
366078
‘ERMENİ MESELESİ HALOLUNMUŞTUR'
‘ERMENİ MESELESİ HALOLUNMUŞTUR' Osmanlı Belgelerine Göre Savaş Yıllarında Ermenilere Yönelik Politikalar
123.00

İttihat ve Terakki, Balkan Savaşları ertesinde içine düşülen ve adım adım
bütün ülkeye yayılan köşeye sıkışmış olma duygusuna, Anadolu topraklarının,
gayrimüslim unsurlardan arındırılarak Türkleştirilmesi ile cevap verdi. Sadece
iktisadi hayatın değil, sosyal ilişkilerin ve giderek ülkenin etnik bileşiminin
de “homojenleştirilmesi” anlayışı, sistemli bir politika olarak hayata geçirildi.
Birinci Dünya Savaşı, uygulanan bu politikalardaki en önemli dönemeçtir.
Zira savaş, hem şüpheli konumundaki etnik unsurların sürgünleri ve zorla
yerlerinden boşaltılmaları için uygun bir ortam yaratmıştı, hem de Türkleştirme
politikalarını uygulayabilmek için yeteri kadar gerekçe sunuyordu. Ermenilere
karşı 1915'te geniş çaplı bir biçimde uygulanmaya başlayan “tehcir”, Türkleştirme
politikalarının son merhalesiydi. Taner Akçam'ın Osmanlı belgelerine dayanarak
hazırladığı bu araştırma, yaşananların içeriğine dair “birincil” kaynakların neler
anlattığına odaklanıyor. Talat Paşa'nın sürekli kontrolü ve direktifleriyle yönetilen,
Teşkilat-ı Mahsusa'nın organizasyonuyla sevk ve icra edilen faaliyetlerin
dayanaklarını; yapılanların İstanbul'dan telgraflar yoluyla nasıl takip edildiğini;
Ermenilerin Anadolu'nun dört bir tarafından niye “tehcir” edildiğini anlatıyor.
Aylar öncesinden başlayan hazırlıklar, günü gününe takip edilen kayıtlar, isimlere
kadar belirlenmiş denetimler, savaş sonrası yapılan yargılamalar ve sanıkların
ifadeleri tarihin karanlık yüzüne ışık tutuyor; Talat Paşa'nın telgraflarındaki
“Ermeni meselesi hallolunmuştur. Fuzûlî mezâlimle millet ve hükûmetin
lekedâr edilmesine lüzûm yoktur” cümlesinin meramını inceliyor. Bu araştırma,
büyük felaketin tarihini inkâr etmek yerine öğrenmeyi tercih etmenin önemine
işaret ediyor. “Adına tehcir, kırım, soykırım ya da ne dersek diyelim... yaşanmış
acıları anlayan, nedeni ne olursa olsun, dini, etnik kökeni farklı diye insanlara
karşı işlenmiş cinayetleri kınayan bir dil geliştirilmedikçe sorunun çözümü
doğrultusunda sağlıklı adımların atılması mümkün olmayacaktır. Yani öncelikle
ihtiyacımız olan şey, ahlâken, vicdanen kabul edilemez bir eylemle karşı karşıya
olduğumuz gerçeğini görmek ve buna uygun bir dil geliştirebilmektir

İttihat ve Terakki, Balkan Savaşları ertesinde içine düşülen ve adım adım
bütün ülkeye yayılan köşeye sıkışmış olma duygusuna, Anadolu topraklarının,
gayrimüslim unsurlardan arındırılarak Türkleştirilmesi ile cevap verdi. Sadece
iktisadi hayatın değil, sosyal ilişkilerin ve giderek ülkenin etnik bileşiminin
de “homojenleştirilmesi” anlayışı, sistemli bir politika olarak hayata geçirildi.
Birinci Dünya Savaşı, uygulanan bu politikalardaki en önemli dönemeçtir.
Zira savaş, hem şüpheli konumundaki etnik unsurların sürgünleri ve zorla
yerlerinden boşaltılmaları için uygun bir ortam yaratmıştı, hem de Türkleştirme
politikalarını uygulayabilmek için yeteri kadar gerekçe sunuyordu. Ermenilere
karşı 1915'te geniş çaplı bir biçimde uygulanmaya başlayan “tehcir”, Türkleştirme
politikalarının son merhalesiydi. Taner Akçam'ın Osmanlı belgelerine dayanarak
hazırladığı bu araştırma, yaşananların içeriğine dair “birincil” kaynakların neler
anlattığına odaklanıyor. Talat Paşa'nın sürekli kontrolü ve direktifleriyle yönetilen,
Teşkilat-ı Mahsusa'nın organizasyonuyla sevk ve icra edilen faaliyetlerin
dayanaklarını; yapılanların İstanbul'dan telgraflar yoluyla nasıl takip edildiğini;
Ermenilerin Anadolu'nun dört bir tarafından niye “tehcir” edildiğini anlatıyor.
Aylar öncesinden başlayan hazırlıklar, günü gününe takip edilen kayıtlar, isimlere
kadar belirlenmiş denetimler, savaş sonrası yapılan yargılamalar ve sanıkların
ifadeleri tarihin karanlık yüzüne ışık tutuyor; Talat Paşa'nın telgraflarındaki
“Ermeni meselesi hallolunmuştur. Fuzûlî mezâlimle millet ve hükûmetin
lekedâr edilmesine lüzûm yoktur” cümlesinin meramını inceliyor. Bu araştırma,
büyük felaketin tarihini inkâr etmek yerine öğrenmeyi tercih etmenin önemine
işaret ediyor. “Adına tehcir, kırım, soykırım ya da ne dersek diyelim... yaşanmış
acıları anlayan, nedeni ne olursa olsun, dini, etnik kökeni farklı diye insanlara
karşı işlenmiş cinayetleri kınayan bir dil geliştirilmedikçe sorunun çözümü
doğrultusunda sağlıklı adımların atılması mümkün olmayacaktır. Yani öncelikle
ihtiyacımız olan şey, ahlâken, vicdanen kabul edilemez bir eylemle karşı karşıya
olduğumuz gerçeğini görmek ve buna uygun bir dil geliştirebilmektir

Garanti Bankası Kartları
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 123,00    123,00   
2 63,96    127,92   
3 43,46    130,38   
6 22,14    132,84   
9 15,03    135,30   
Diğer Kartlar
Taksit Sayısı Taksit tutarı Genel Toplam
Tek Çekim 123,00    123,00   
2 -    -   
3 -    -   
6 -    -   
9 -    -   
Yorum yaz
Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
Kapat